Münih'te Kişisel Danışmanlık TC Medical Point GmbH
Sayın Yıldırım, sizi biraz tanıyabilir miyiz? Ne kadar süredir sağlık turizmi sektöründe yer alıyorsunuz?
Almanya Heidelberg doğumluyum. Evli ve bir kız, bir de erkek çocuk babasıyım. Sağlık turizminde yaklaşık 18 yıldır faaliyet göstermekteyim.
Bugün Avrupa'da eşsiz bir konumda olan TC Medical Point GmbH'nin kuruluş hikayesini ve günümüze kadarki önemli kilometre taşlarını bizimle paylaşır mısınız?
Sağlık turizminde 14 yıl boyunca bireysel çalışmalarım ile Alman hastalara yönelik hizmetler sundum. Son 4 yılda, 2 sağlık turizmi fuarı düzenledim. İlk fuarımız 3.000 ziyaretçi ile gerçekleşti ve %70 oranında Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı destekliydi.
Sağlık Turizminde Yeni Hedefler: 2025 yılına kadar ofis sayısını 5'e çıkarmayı hedefleyen TC Medical Point, Avrupa Sağlık Konseyi onayıyla sektörün standartlarını belirlemeye hazırlanıyor.
TC ismini kullanabilmek için 4 yıllık bir hukuk mücadelesi verdik ve Almanya Yüksek Mahkemesi onayı ile Almanya Sağlık Bakanlığı'ndan şirketimizin ilk konsültasyon onayını almayı başardık. Bu başarıyla, Türk kurumu olarak öncülük etmenin gururunu yaşıyoruz. Daha sonra Alman sigorta kurumu tarafından Türkiye tedavisi sonrası komplikasyon sigortası alabilen ilk Türk kurumu olduk. Ayrıca, maddi durumu iyi olmayan hastalar için Alman Bankalar Birliği'nden 70.000 €'ya kadar sağlık kredisi sunma onayı aldık. Tüm bu adımlar sonucunda TC Medical Point GmbH oluştu.
Münih şubenizin yanında Nürnberg ofisinizi yeni açtınız. Köln ise çok yakında hizmet vermeye başlayacak. Ofislerinizde hangi hizmetleri veriyorsunuz?
Münih şubemiz ana merkez olarak faaliyet göstermektedir. Nürnberg şubemiz, 24 Ocak 2025 tarihinde ilk paylaşımlı ofis hizmetine 2 klinik ile başlayacaktır. Köln şubesinin ardından Viyana ve Londra ofislerimizi açmayı planlıyoruz. Tüm şubelerimiz aynı sistem ve hizmet anlayışıyla faaliyet gösterecektir. Herkesin merakla beklediği Londra ofisimiz, İngiltere Sağlık Bakanlığı onayı ve sigorta desteğiyle birlikte bir banka tarafından 40.000 £ kredi sunma onayı almıştır. Ancak, Londra'da işlerin yavaş ilerlemesinden dolayı açılış sürecimiz gecikmektedir.
Almanya Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı paylaşımlı ofisleriniz nasıl bir avantaj sağlıyor? Rakiplerinizden sizi ayıran faktörler nelerdir?
Öncelikle, bu alanda şu an için bir rakibimizin olduğunu düşünmüyorum. Tabii ki gelecekte rakipler ortaya çıkabilir. Ancak sunduğumuz sistem ve hizmetler doğrultusunda yakın zamanda böyle bir durum yaşanacağını sanmıyorum.
Türkiye’miz, "3. ülke" tanımında yer aldığı için Avrupa’da Türk doktorlarımızın konsültasyon yapma yetkisi bulunmuyor. Ancak, Alman Sağlık Bakanlığı’ndan almış olduğumuz onay sayesinde, ofislerimizde Türk doktorları sağlık ile ilgili öngörüşmelerini resmi olarak gerçekleştirebiliyorlar.
Sosyal medya hesaplarımızı takip ederseniz, Bavyera Sağlık Bakanlığı da dahil olmak üzere birçok Alman politikacının desteğini kazandığımızı ve sevilen bir şirket haline geldiğimizi görebilirsiniz. Ayrıca belirtmeden geçemeyeceğim: Nürnberg şubemizin ortağı, şu anki hükümetin üst düzey bir milletvekilinin eşidir.
Almanya Sigorta Kurumu tarafından verilen komplikasyon sigortası neleri kapsıyor? Biraz açıklayabilir misiniz?
TC Medical Point ofislerinde yapılan öngörüşmeler sonrası, hastalarımız Türkiye’ye gidip tedavi veya ameliyat olduktan sonra Almanya Sigorta Kurumu tarafından 2 yıllık komplikasyon sigortasından yararlanabiliyorlar. Bu sigorta, diş, obezite, estetik, saç ekimi ve rinoplasti gibi tedavileri kapsıyor. Olası komplikasyon durumunda, Alman Sigortası 5000 €’ya kadar olan tedavi masraflarını karşılıyor. Diğer uzmanlık alanlarındaki sigorta kapsamını burada paylaşmak istemiyorum; bu, şirketimiz için bir sır diyelim.
Sigorta kapsamında olan hastalar, Almanya’da istedikleri hastane veya klinikte tedavi olabiliyor. Hiçbir Alman hastanesi veya kliniği, hastayı tedavi olduğu doktora geri yönlendiremiyor. Ayrıca, hasta uçak ve konaklama masraflarını kendisi karşılarsa sigorta Türkiye’deki tedaviyi de kapsıyor.
70.000 €’ya kadar sağlık kredisi mevcut. Bunu her sağlık turizmi şirketi yapabiliyor mu? Yararlanmak için ne gibi şartlar gerekiyor?
TC Medical Point aracılığıyla hizmet alan hastalar, Almanya’da ikamet ediyorsa, en az 6 aydır çalışıyorsa ve banka sicili temizse, Almanya Bankalar Birliği tarafından 70.000 €’ya kadar sağlık kredisi alma hakkına sahip oluyorlar.
70.000 €’ya kadar sağlık kredisi, komplikasyon sigortası ve Avrupa’da ilk konsültasyon onayı ile TC Medical Point, sağlık turizminin öncüsü olmaya devam ediyor.
Üyelerimiz bu süreçte nasıl finansmana ulaşıyor? Öncelikle, üye hastanelerimiz ve kliniklerimiz, tedavi tarihini belirterek ve fiyat teklifi sunarak işlemi başlatıyor. Kredi onaylandıktan sonra hastanın onayı ile meblağ, doğrudan TC Medical Point şirket hesabına aktarılıyor. Hasta, uçak biletini aldıktan ve bunu TC Medical Point ile paylaştıktan sonra, şirketimiz meblağı doğrudan üye hastaneye veya kliniğe havale ediyor.
Hasta Türkiye’ye gelmeden önce tüm işlemler tamamlanıyor. Eğer hasta son anda tedaviye gidemezse, üye hastanemiz veya kliniğimiz tam meblağı TC Medical Point şirket hesabına iade ediyor. Biz de bu tutarı bankaya geri ödüyoruz. Bu sistem sayesinde hasta, parayı başka bir amaç için harcayarak “daha sonra ameliyat olurum” diyemiyor.
Türkiye’deki “sağlık turizmi” pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Dünyadaki büyük pazarlara kıyasla, ülkemizde bu alanda geliştirilmesi gereken yönler var mı sizce?
Bu konu çok yönlü bir mesele. Öncelikle, T.C. Ticaret Bakanlığımızı tebrik etmek ve teşekkür etmek istiyorum. Bakanlığımız, sağlık turizmi için çok kapsamlı ve dünyada benzeri olmayan imkanlar sunuyor. Ancak bu alanda faaliyet gösteren hastane, klinik ve sağlık turizmi ajanslarının bir kısmının bu farkındalıkta olmadığını düşünüyorum. Neden mi? Reklam ve yurt dışı danışmanlık hizmetleri, Bakanlığımızın öngördüğü şekilde yürütülmüyor.
Örneğin, bir klinik Almanya veya başka bir Avrupa ülkesine gidip, oradaki yetkili mercilerden izin almadan ofis kiralama yapıyor. Yakaladıklarında ise sadece kendilerine zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda ülkemizi de küçük düşürüyorlar. Şunu bilmek gerekir ki, Avrupa genelinde Türk doktorlarından bahsedildiğinde, bazı ülkelerin medya temsilcileri negatif tanıtım yapabiliyor. Bu durum hem ülkemiz hem de Türkiye sağlık turizmi adına bir gerilemeye yol açıyor.
Ayrıca, "merdiven altı" diye nitelendirdiğimiz kayıt dışı faaliyetler, hem fiyat hem de kalite açısından ülkemizi aşağı çekiyor. Ancak ben ve birçok üst düzey Alman bürokrat, politikacı ve profesör, dünyanın en iyi hekimlerinin Türk hekimleri olduğunu söylemekten çekinmiyoruz.
Sonuç olarak bir çözüm getirilmesi gerektiğinin bilinciyle, Avrupa Sağlık Konseyi tarafından onay sürecinde olan bir öneri sunduk. Şu anda bu konu, T.C. Ticaret Bakanlığı ile istişare sürecindedir. İddia ediyorum, bu konu onaylandığında 2025 sonu itibarıyla, sağlık turizmi belgesi olan tüm hastane, klinik ve acenteler aynı standartta hareket edecek. Böylece tüm sağlık turizmi aktörlerimiz Avrupa genelinde yasal zemine oturacak ve daha geniş bir erişim sağlayacaktır.
Ayrıca, reklam bütçeleri minimuma inecek ve ülkemize %100 veri sağlayacak bir sistem oturtulacak. Örneğin, kaç hasta geliyor, ne kadar gelir elde ediliyor, hangi ülkelerden hangi uzmanlık dalları tercih ediliyor gibi veriler elde edilecek. Daha fazla bilgi isteyen olursa, memnuniyetle bana ulaştıklarında detaylı bilgi paylaşabilirim.
Medical Point olarak ileriye dönük planlamalarınız arasında gelişim ve büyüme odaklarınız neler olacak?
Aslında röportaj sırasında bu sorunun ipuçlarını vererek yanıtlamış oldum. Ancak net bir şekilde ifade etmem gerekirse, 2025 yılında ofis sayımızı 5’e çıkararak ülkemize daha fazla katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bir diğer projemiz, eli kulağında. Önümüzdeki birkaç ay içinde duyuracağız ve az önce bahsettiğim Avrupa Sağlık Konseyi onayı ile bağlantılı olacak.